Yaşamın Tüm Desteği
Delfi’de Apollon tapınağının girişinde Latince yazılmış bir söz yer alır. “Nosce Te İpsum” yani “Kendini Bil!”
Dünyanın merkezinde yer aldığına inanılan bu tapınağın, gelenleri “Kendini Bil!” diyerek karşılaması tabii ki tesadüf değildir. Okuduğumuz felsefe kitapları, takip ettiğimiz öğretiler, günümüze damgasını vurmuş büyük düşünürler… Hepsi farklı açılardan yaklaşarak, farklı pratiklerden bahsederek bize tek bir yolu gösterirler. Kendine giden yolu…
J.R.R Tolkien’in sonradan üçlemeye çevrilen ünlü romanı ve bir dönem birçoğumuzu ekran başına kilitleyen Yüzüklerin Efendisi serisinde, daha bütün bu tantana başlamadan önce, Frodo’nun yakın arkadaşı Peregrin Took’un, Frodo’ya söylediği şöyle bir söz vardı: “Senin gitmen gerekiyor, o yüzden bizim de gitmemiz gerekiyor. Merry ile ben seninle geliyoruz. Sam harika biridir, seni kurtarmak için bir ejderhanın ağzından içeri atlayabilir; tabii bu arada ayakları birbirine dolanıp yeri de öpebilir, o başka; fakat bu tehlikeli serüvende tek yoldaştan fazlasına ihtiyacın var."
Yüzüklerin Efendisi serilerini siz de birden çok kez izlediyseniz, başlarda belki yüzüğün telaşına kendinizi kaptırarak atlayabileceğiniz bu detayın, sonrasında Sam’in başına gelenleri gördüğünüzde ve her şeye rağmen Frodo’nun başarıya ulaşması için arkasında tüm inancıyla durduğunu fark ettiğinizde ne kadar anlam bulduğunu anlarsınız. Serilerin tamamında her ne kadar baş kahramanımız Frodo gibi görünse de, aslında arka planda onu destekleyerek misyonunu yerine getirmesine yardımcı olan, başta Sam olmak üzere kalabalık bir kadro vardır ve bence serileri gerçek bir karanlıktan aydınlığa yolculuk statüsüne taşıyan da işte bu dev kadrodur. Destek Frodo’ya tam zamanında, yol üzerinde karşısına çıkan tüm dostlarından yani aslında sistemin ta kendisinden gelir. Ve her ne kadar Frodo serilerin bir kısmında söylene söylene de olsa gelen bu desteği kabul ederek yolculuğuna devam eder. Düşünsenize Frodo; “Yardımınıza ihtiyacım yok, ben kendi yüzüğümü kendim taşırım.” deseydi ve bu düşüncesinde ısrar etseydi, muhtemelen bir uçurumun ağzından yuvarlanarak ilk filmde mevcut konuya noktayı koyardı.
Fakat öyle olmadı… Nasıl ki fantastik bir filmin sonu bu şekilde bitmek zorunda değilse, bizim yaşamlarımızda da yolculuk süreci böyle olmak zorunda değil…
Bu sayımızın konusu işte tam olarak da bu; destek konusu. Yaşamlarımızın değişken ritimlerine ayak uydurmaya ve kendimize doğru yol almayı sürdürmeye çalışırken biz de bazen Frodo gibi kafamızın karıştığını hissederiz. Ve bazen birinin çıkıp bize şunu hatırlatması gerekir: “Destek her zaman, her yerdedir. Destek yaşamın ta kendisidir. Bazen bir insan olarak karşımıza çıkar, bazen bir kitap, bazense bir ağaç…” Olan, olmayan her şeyin içinde bize hakikati göstermeye çalışan bir kuvvet vardır ve bazen sadece o yöne bakmayı hatırlamak gerekir. Yaşamdan aldığınız desteği görmek isterseniz, gözlerinizi o niyetle açık tutmanız yeterli olacaktır bazen. Sam gibi ejderhaların önüne atlayan bir yol arkadaşı bulamasanız dahi, bir cümlesiyle sizi kendine getiren veya içinizdeki bulutları dağıtan yol arkadaşlarınızı çevrenizde görmeye başlayabilirsiniz. Tıpkı bu derginin sayfalarında sizi bekleyen yol arkadaşları gibi… Yolda yalnız olmadığınızı yeniden hatırlayabilirsiniz…
Destek konusunun üzerinde sıkça durduğumuz bu sayımızda sayfaların tamamında desteğin hayatımızda kendini gösteren farklı yüzleriyle karşılaşacaksınız. Çetin Çetintaş Sangha yazısıyla birlikte hareket etmenin dinamiklerini, Hande Tarıman Yaşama Elini Uzat diyerek destek alabilmenin önemini anlatacak. Serra Sağra’dan Mahabharata bölümünde destanın en önemli karakterlerinden biri olan Arjuna’yı dinleyecek, Tuğba Moripek’ten Ayurveda’da niteliklerin önemini okuyacaksınız. Bu sayıda kapağımızda VakıfBank Voleybol Takımı'nın ve Türkiye Kadın Milli Voleybol Takımı’nın baş antrenörü Giovanni Guidetti var. Gerçek bir takım lideri nasıl olur, birbirimizi kalpten desteklediğimizde nasıl başarılar ortaya çıkar, herkese ilham olacak bu röportajda eminim ki siz de çok şey bulacaksınız.
Sayfaları yazarlarımıza bırakmadan önce, ikinci senemizi tamamladığımız 2021’in Nisan ayında siz sevgili okuyucularımıza teşekkür etmeden bu yazıyı tamamlayamam. Bu iki sene içinde kocaman bir aile olduk ve birlikte büyümeye devam ediyoruz çünkü birlikte her şey çok daha güzel…
Nisan sayısı tüm ihtişamıyla şimdi sizleri bekliyor. Yaşamın tüm desteğini hissedebilmeniz dileğiyle, keyifli okumalar…